Devlet yönetiminin en güçlü enstrümanı, kuşkusuz bütçedir. Bütçe, yalnızca bir gelir-gider cetveli ya da kamu yatırımlarının muhasebesi değil; aynı zamanda bir ulusun adalet ve eşitlik vizyonunu somutlaştıran, siyasi ve sosyal bir manifestodur. Bir milletin geleceği, bu manifestonun hangi değerler üzerine inşa edildiğine bağlıdır.

⚖️ Bütçenin Kritik Eksenleri: Adalet ve Yurttaş Bilinci

Bir bütçenin sağlıklı ve sürdürülebilir olması, hazırlanış sürecindeki iki temel kritere bağlıdır:

1. Adil Dağılım İlkesi: Devlet, vatandaştan topladığı her kuruşu (vergi) harcarken, bu harcamaların ülkenin tüm coğrafyasına, tüm sosyal katmanlarına ve her bir vatandaşına eşit hizmet ve fırsat olarak dönmesini sağlamak zorundadır.
2. Eşit Yurttaşlık Bilinci: Bütçe, bir bölgeyi, belirli bir zümreyi veya çıkar grubunu kayırıyorsa, bu durum doğrudan eşit vatandaşlık olgusunu zedeler. Herkesin kamu hizmetlerine erişimde aynı hakka sahip olduğu duygusu, bir toplumun en önemli çimentosudur.

Bu iki eksenden şaşılması durumunda, bütçenin ekonomik bir araç olmaktan çıkıp, ayrıştırıcı bir araca dönüşmesi kaçınılmazdır.